“Anadolu Dokuma Mirası 2 – Weaving Heritage of Anatolia” adlı katalog, Hülya Tezcan ve Sumiyo Okumara’nın editörlüğünde hazırlanmıştır. Bu eser, Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nin sahip olduğu dünyanın en zengin halı koleksiyonlarından birine odaklanmaktadır. 2007 yılına kadar çeşitli nedenlerle sergilenememiş ve bilim dünyasınca pek bilinmeyen birçok halı, bu katalog sayesinde hem restore edilmiş hem de tanıtılmıştır.
Katalogda yer alan 119 halı, ait oldukları yüzyıllar, ölçüleri, müzeye nereden geldikleri ve envanter numaralarıyla birlikte tanıtılmıştır. Halıların sergilenmesi, titiz bir konservasyon ve restorasyon süreciyle mümkün olmuştur. Bu bağlamda Gönül Tekeli ve Walter Denny gibi uzman isimlerin, yapılan çalışmaların analizini içeren makaleleri de katalogun bilimsel değerini artırmıştır. Böylece hem sanat tarihi hem de halı restorasyonu açısından önemli bir kaynak ortaya çıkmıştır Türk ve İslâm Eserleri Müzesi Sergileri ve Katkıları.
Kur’an-ı Kerim’in 1400 Yıllık Yolculuğu
Türk ve İslâm Eserleri Müzesi’nin gerçekleştirdiği en özel sergilerden biri, “1400. Yılında Kur’an-ı Kerim” başlıklı sergidir. Bu sergi, İslam sanatının zirvesi olan Kur’an-ı Kerim yazımı ve süslemelerine odaklanmıştır. VIII. yüzyıldan XX. yüzyıla kadar uzanan geniş bir tarihî süreçte üretilmiş, dünyanın en nadide Kur’an nüshaları bu sergide bir araya getirilmiştir.
Sergide yer alan eserler; Emeviler, Abbasiler, Fatımiler, Selçuklular, Memluklar, İlhanlılar, Safeviler, Osmanlılar gibi İslâm medeniyetlerinin ürünü olan yaklaşık 300 mushafı kapsamaktadır. Bu mushaflar, dönemlerinin en ünlü hattatları, müzehhipleri (tezhip sanatçıları) ve cilt ustaları tarafından hazırlanmıştır.
Kur’an-ı Kerim Kataloğu Bilgi ve Sanatın Buluştuğu Nokta
Bu eşsiz koleksiyonun bir araya gelmesiyle hazırlanan “1400. Yılında Kur’an-ı Kerim – Türk ve İslâm Eserleri Müzesi Kur’an-ı Kerim Kataloğu”, bugüne kadar yayımlanmış en kapsamlı Kur’an kataloglarından biridir. Her biri birer sanat eseri olan mushafların yer aldığı katalog, alanında uzman birçok ismin katkısıyla zenginleşmiştir.
Müze Müdürü Seraceddin Şahin, hat sanatının tarihî gelişimini incelediği bir yazıyla katkı sağlamıştır Bulgaria Private Tours Kazanlak.
Kur’an üzerine birçok araştırmaya imza atan Tayyar Altıkulaç, günümüze ulaşan en eski mushaflar üzerine bir makale kaleme almıştır.
Hattat ve yazar Süleyman Berk, yazma mushafların hattatlarını ve yazı stillerini anlatmıştır.
Sanat tarihçisi Prof. Dr. Zeren Tanındı, bu eserlerin cilt ve tezhip sanatına dair bilgiler sunmuştur.
Konservasyon uzmanı Hatice Karagöz, mushafların korunması ve restorasyonu hakkında teknik bilgiler vermiştir.
Müzenin nadir eserler sorumluları Ali Serkander Demirkol ve Sevgi Kutluay, koleksiyon hakkında genel bilgiler paylaşmıştır.
Tüm bu makaleler, katalogun sonunda fotoğraflarla desteklenen nadide mushafların anlaşılmasına büyük katkı sağlamaktadır.
Topkapı Sarayı ve Müzecilikte Yeni Bir Dönem
Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce Osmanlı hanedanının ikametgâhı olan Topkapı Sarayı, Cumhuriyet döneminin ilk müzesi olmuştur. Ancak İstanbul’daki müze-saraylar hakkında akademik literatürde kapsamlı değerlendirmeler yapmak uzun süre zorluk arz etmiştir. Bugün ise müzecilik anlayışının gelişmesiyle birlikte bu yapılar, yalnızca tarihî değil; sanatsal ve kültürel miras açısından da yeniden değerlendirilmekte ve önem kazanmaktadır.
